Normalisgood.Net - Blog dünyasına yeni bir soluk

Amatör Ruhlu Profesyonel Blog - Normal is Good

Henüz 1,5 senelik yayın hayatı olan bir blog Normal is Good. Amatör ruhla profesyonel makaleler yayınlamaya çalışıyor. Yazılar bazen tamamen bilgilendirici bazen de zihin açıcı tarzda oluyor. Ömürlük yazıların yanında tartışmaya açık subjektif bakış açılarıyla yazılmış yazılar da mevcut.

Blog'un içerisinde farklı kategorilerde konular bulunuyor. Şimdiden hatırı sayılır okuyucumuz bulunmakta. Hafiften ünlü de olduk diyebiliriz. Mesela Mirgün Cabas GQ dergisi ile ilgili yazdığımız bir yazımızı sosyal medyada hem kendi hesabında hem de GQ Türkiye resmi sayfasında  paylaştı. Aynı şekilde Yılmaz Erdoğan'ın filmi Kelebeğin Rüyası'na ait resmi facebook sayfası, film hakkındaki yazımızı teşekkür ederek paylaştı. Bunlar bizim için oldukça motive edici şeyler elbette.

Tabii ünlülerden takdir almak için açılmadı bu blog. Bunları yapmaya çalıştığımız kaliteli işin bir sonucu ve bir motivasyon aracı olarak görmek istiyoruz sadece. Hedefimiz bir çok farklı konuda daha önce iyi irdelenmemişi daha iyi incelemek ve mümkünse yazılmamışı yazmak. Her yazımızda bilgilendirmek, ufuk açmak ve ilgi uyandırmak. Şu an için kategorilerimiz şu şekilde; Aile, Bebek Sağlığı, Yaşam, Teknoloji, Finans, Müzik, Kitap/Dergi, Gurme, Sinema/Tiyatro.
Sınırları ve tabuları olmayan yeni yazarlar katıldıkça kategorilerimiz de artabilir.

Google'da ilk sıralarda bulunduğumuz bir çok zihin açıcı makalemiz ve bilgi dolu yazımız oldu bile.
Örneğin, "Bebeklerde gaz sanıcısını gidermek için öneriler" yazımızı her gün 2 bine yakın okuyucu ziyaret ediyor. Aynı şekilde "ETS Aegean Paradise Cruise ile Yunan Adaları Turu – Hem de Bebekli" yazımız son zamanlarda binlerce kişi tarafında okundu.

Sitemizin adı "normal olan iyidir" anlamına geliyor. İngilizce bilmeyen kişilerin bile anlayacağı basitlikte seçmek istedik. İddiasız bir isim görünse de aslında çok derin bir anlamı var. "Simple is clever" - "Basit olan akıllıcadır"ın benzer bir varyasyonu.

Mottamız "everything is something happened". Fatih Terim'in zamanında basın toplantısında patlattığı bir cümle. Biz buna "herşey olacağına varır" diye çevirerek felsefi bir anlam katmaya çalıştık. Daha fazla detay için "Hakkımızda" bölümümüzü okumanızı tavsiye ederiz.

Çok fazla büyütmeye gerek yok. Altı üstü bir blog sitesi. Diğerlerinden farklı olacağız diye fantastik şeyler yapacak değiliz elbette. Adımız gibi normal olanı, yani olması gerekeni yapacağız.

Arada sırada da olsa sizi aramızda görürsek çok mutlu oluruz.

Saygılarımızla

Normal is Good Ailesi

www.normalisgood.net

Lost Finali - Söyleşi

...ve Lost 6 sezon sonunda acısıyla tatlısıyla bitti. Arkasından da bize mail ortamında şöyle bir söyleşi yapma imkanı vermiş oldu. Tüm Lostie'lere hayırlı olsun.

Tılsım : Lost'un sonu tatmin edici miydi yoksa fos mı çıktı?

Renaissance : Hakikaten o kadar sorunun ve gizemin cevabını vermek konusunda fos çıktı. Ama dramatik yapısı harika bir finaldi. Yani sorulara, cevaplara, gizemlere takılmazsan çok duygu yüklü, heyecanlı ve sürükleyici bir final oldu. Tam tamına bir 'veda' gibiydi yani.

Bir Tık'la Dünyaları Alın :)

O kadar da değil tabi :) Sınırlarımızı bilelim :)

İnternetten alışveriş yapmak zaten varolan birşeydi yıllardır ama bence çok da yaygın değildi. Son zamanlarda artık kimse kendini oturduğu yerden kaldırıp alışverişe gitmeye yanaşmıyor. Biz ofisçe hergün, sabah ilk iş olarak e-mailimize düşen, üye olduğumuz (tabii ki) alışveriş sitelerinde o gün hangi markada hangi kampanya var diye deliriyoruz meraktan :) Bu bağımlılık gibi birşey oldu neredeyse.

Herşeyden Biraz

Yüz temizleme jelim bitti.

Nemlendiricimin bitmesine çok az kaldı.
Göz kremim de bitmek üzere, ama neyse ki ondan stokta mevcut :)
Toniğim var, ona da ihtiyaç yok şu an.

Hal böyleykeeennnnn,

Başlayayım anlatmaya :)

VAPIANO - Gerçek Bir İtalyan Lezzeti

Şu an aklımdan geçiyor...

Kesinlikle Nişantaşı' nda ve VAPIANO' da olmalıyım :)

Ama çalışan bir insan olduğum için, aynı yakada bulunmama rağmen sadece minicik bir "1 saatim" olduğu için, Nişantaşı'na gidip gelmek, yemek yemek ve bunun keyfini sürmek sadece yorgunluk verici bir koşuşturmadan ibaret olacağı için, ve bu sebeplerle şu an aklımdan geçeni eyleme dönüştüremeyecğim için, dedim bari duygu ve düşüncelerimi bloğuma dökeyim, gitmiş kadar olayım:) Wellcome to Pollyanna' s world :))

DAMDAKİ KEDİ

Koşuyolu…

Çocukluğumun geçtiği yer. İyi bilirim oraları :)

Eskiden oralarda hiç bir şey yoktu. Hiç bir şey. Ama yine de güzeldi hep. Koşuyolu’ nun tam ortasında upuzun devam eden kocaman parkın yapıldığı zamanları hatırlıyorum dün gibi. Sonrasında cafeler açılmaya, ortam renklenmeye, canlanmaya başladı. Güzel de oldu. Bir sürü güzel cafe var şimdi orda. Alternatif çoğaldı. Arada gidiyoruz, seviyorum. İyi ve huzurlu vakit geçiyor oralarda.

Nihayet! HOW I MET YOUR MOTHER!

Ben bu diziyi niye seyretmedim daha önce ? Niçin bugüne kadar bekledim? Basiretim mi bağlandı acaba? Hep duyduğum, bildiğim bir dizi tabii ki ama hiç “hadi şunu bir seyrediyim” demedim. Ne diyim artık? En iyisi, “zararın neresinden dönülse kardır” diyim, “geç olsun güç olmasın” diyim, “olan olmuş önümüze bakalım” diyim :)

Yaşasın TED, BARNEY, MARSHALL , LILLY ve ROBIN, hatta taksici de :)

Canımız LAHMACUN Çekince…

Cuma akşamı iş çıkışı nişanlımla buluşmak üzere, onun beni beklediği yere doğru yol alıyordum ki… Bir adam, fırından yeni çıkmış MİS gibi kokusuyla, içi lahmacun dolu kocaman bir paketle yanımdan geçti! Ben yürümeye devam ederken, bir yandan “ne yesek acaba ?” diye kara kara düşünürken bunun olması ne isabet bir tesadüf! :)

JULIE & JULIA o la la :)

Hafta sonu “Julie & Julia” filmini izledik nişanlımla.

Daha doğrusu, o benim bu filmi çok seveceğimi ve izlemem gerektiğini düşünmüş. Haksız değilmiş :)

Nedenini izleyince anladım tabii ki çünkü izlemeden önce hiçbir bilgim yoktu konusu hakkında. Normalde bir filme gitmeden önce yorumlarını, konusunu mutlaka internetten okumayı isterim çünkü merak ederim. Aslında hiç bilmeden izlemek daha mı keyifli ve gizemli oluyor, ne dersiniz? :)

CAFE JERFI

Dün akşam dostlarla toplanma günlerinden biriydi.

Ben bu gezme tozma meselelerinde sanırım çok alışkanlıklarına bağlı ya da gelenekçi biri değilim çünkü hep nerde ne açılmış, ne açılacak merakıyla gözüm billboardlarda, reklam ve ilanlarda, gazete ve dergilerde :) Hemen gitmeliyim, görmeliyim, yeni yerler ve tatlar keşfetmeliyim. Ortamın ve yemeklerin analizini yapmalıyım. Beğenip beğenmediğim konusunda bir sürü cümle ve yorum sarfetmeliyim :) Nişanlım bu halime çok güler. Aslında ben de…:)

Elbette ki benim de üst üste aynı yere gitmek istediğim oluyor. Bkz. Cafe London :)

Dün akşama dönersek, dostlarla bir sürü kakara kikiri yapacağımız, eski günlere dair tozlu raflarda kalmış birçok mesele, dedikodu ve anıyı tekrar masaya yatıracağımız ve çok gülüp, çok eğlenip, ses çıkarmak durumunda kalacağımız aşikardı. Bu nedenle yapılacak en uygun şey, sessiz, sakin, yüksek sesli sohbet ve kahkahaya elverişli, uzun müddet oturabileceğimiz yani yıllanabileceğimiz ve rahat edebileceğimiz bir mekan bulmaktı...

Paris Rehberi - İncelemeden Gitmeyin

Yılbaşında Paris tatilimizde kullandığımız ve işinize yarayacağına emin olduğum Paris rehberlerini aşağıdaki linklerden indirebilirsiniz.Gezilecek yerlerden restoranlara, alışverişten eğlenceye kadar her türlü konuda bir sürü tavsiye bu rehberlerde...

Biz kullandık çok memnun kaldık.

Balayı Önerileri

Maldivler

Hint Okyanusu’ nun karşısında inci gibi dizilen büyülü görüntüsüyle bir mercan adası olan Maldiv Cumhuriyeti 90.000 km2 denizle kaplı çok güzel bir tropik adadır. 26 mercan ada, adaların çevresini halka şeklinde kuşatmıştır ki bu Maldiv‘e cennet görünümü kazandırır. Bu adalar kuzeyden güneye 820 km lik bir alana uzanırlar. Genişlikleri 130 km , denizden yüksekliği 6 f. aşmaz. 201 adada yerleşim vardır. Geri kalan 86 ada turistik ve ıssız adalarda balıkçılık ve tarımsal faaliyetler görülür. Zamanın ağır geçtiği Maldiv de hemen hemen her mevsim

Türkiye'ye Vize Uygulamayan Ülkeler

Umuma Mahsus Pasaport(Normal Pasaport) Sahiplerine Vize Uygulamayan Ülkeler

Andorra, Arjantin, Arnavutluk, Bahama, Barbados, Batı Samoa, Belize, Bolivya, Bosna-Hersek, Dominika, Ekvator,El Salvador, Endonezya, Fas, Fiji, Filipinler, Gambia, Grenada, Güney Afrika Cumhuriyeti, Güney Kore,

ENGLISH HOME

Nişanlı ve evlilik arifesinde olan bayanların en çook dolaştığı, gözünün ilk iliştiği, içeri girmek için can attığı mağazalar kesinlikle çeyiz, yatak, yorgan, nevresim, havlu, banyo, mutfak eşyası, tabak, çanak gibi şeyleri bulabileceği yerler.

Bu tür gezmeler de çok sıkça yapılıyor. Zaten insanın canı istiyor. Sürekli baksın, dolaşsın :)) İnsanın canı hepsini almak istiyor bi de :)) ama diyosun 'daha erken, önce bakalım sonra alırız nasılsa ya da hediye gelir mutlaka boşuna biz almayalım' gibi düşünceler içinde bişey alamadan ya da ufak tefek oyalayıcı bikaç şey alıp çıkabiliyosunuz. Ama aklınız kalıyor hep biyerlerde, bişeylerde...

DÜĞÜNE KİMLERİ DAVET ETMELİ? DAVETLİ LİSTESİ NASIL AZALTILIR?

Başınızı ellerinizin arasına almış kara kara davetli listesini nasıl azaltırım? Kuzenimi çağıracak mıyım? arkadaşımı listeden çıkaracak mıyım? diye düşünüyor fakat bunun nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız, işte size yardımcı olacak bir kaç öneri...